Bilirkişilik

Ceza yargılamasına konu olan uyuşmazlıklara ilişkin meselenin çözümlenmesi uzmanlık, teknik veya özel bilgiyi gerektirdiği hallerde başvurulan usul hukuku kurumuna bilirkişi denir. Ceza Muhakemesi Kanunu 63. Maddesinde düzenlenmektedir. Bilirkişi, soruşturma aşamasında Cumhuriyet Savcısı tarafından kovuşturma aşamasındaysa hâkim veya mahkeme tarafından görevlendirilmektedir.
Bilirkişi raporu hâkim veya mahkeme için bağlayıcı nitelikte delil teşkil etmemektedir. Bilirkişi raporunu hâkim karar verirken diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirilecektir. Delil elde etme delilin teknik unsurunun belirlenmesi delilin içeriğinin öğrenilmesi veya delili değerlendirmek için bir araç olarak bilirkişilik kurumu bir araç olacaktır. Yargıtay bilirkişi raporu bağlayıcı olarak değil delilleri değerlendirme yollarından birisi olarak görmektedir. Bilirkişi görevini icra ederken tamamen tarafsız olmalıdır. Eğer tarafsızlığın şüpheye düştüğü haller söz konusuysa hâkimin reddi kurallarına göre bilirkişi de reddedilecektir.
Çözümlenmesinde uzmanlık, teknik veya özel bilginin gerektiği hallerin mevcut olduğu durumlarda bilirkişiye başvurulabilecektir. Cumhuriyet Savcısı veya hâkim konu ile ilgili kişisel olarak bilgileri olsa bile çözümü uzmanlık, teknik ve özel bilgiyi gerektiren hallerde mutlaka bilirkişiye başvurulmalıdır. Böylelikle mevcut delilin taraflarca tartışılmasına imkân verilmeyecektir. Ancak genel bilgi veya tecrübe ile ya da hâkimlik mesleğinin gerektirdiği hukuki bilgilerle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulması söz konusu olmayacaktır. Burada belirtmek gerekir ki hukuk eğitimi almış olan kişiler hukuk dışında ayrı bir uzmanlığa sahip olduğunu belgelendirmedikçe, bilirkişi olarak görevlendirilmeleri mümkün olmayacaktır.